Kriz Döneminde Dijital Pazarlama Uzmanı Ne Yapmalı?

Kriz Döneminde Dijital Pazarlama Uzmanı Ne Yapmalı?

Yaşadığımız ekonomik kriz sürecinde neler yapmalı? Dijital pazarlama uzmanı olarak görev yapan pazarlamacılar bu dönemde nelere dikkat etmeli?

Ülkemiz hiç şüphesiz tarihinin en zorlu dönemlerinden bir tanesini daha yaşıyor. Uzun zamandır çevremizde yaşanan savaşlar, terör organizasyonları ve siyasi gerilimler nedeniyle neredeyse her yıl büyük bir zorlukla mücadele etmek zorunda kaldık. İçinde bulunduğumuz dönemde de Döviz kurlarındaki yükseliş ile birlikte ekonomik yapımız sarsıldı. Hükümetin ve ilgili kuruluşların almış olduğu önlemler ile birlikte bu yazıyı yazdığım sıralarda sular bir miktar durulmuş olsa da tedirgin iklim devam ediyor. Bir süre daha yatışmayacak gibi görünüyor.

Aslına bakarsak ülkemiz insanı siyasi ve ekonomik krizlere çok alışkın. Son yaşadığımız 2001 ekonomik krizi sonrasında ülkenin yeniden ayağa kalkışı, 2008 ekonomik krizinden etkilense de büyük bir yıkım yaşamaması vb. şeylere bakıldığı zaman yavaş yavaş krizle yaşamaya alışmış bir toplum olduğumuz gün yüzüne çıkıyor.

Öte yandan yaşanan negatif gelişmelere halkın vermiş olduğu tepkiler ülkemiz insanının ne kadar duyarlı, ülke mücadelesi için azmini yitirmemiş ve hemen aksiyona geçen vatandaşlar olduğunun göstergesi. Cebinde 50 Doları olan vatandaşın bile hemen döviz bürolarına koşması, dövizini bozdurana ücretsiz meyve veren pazarcıların çıkması bunun örnekleri.

Fakat ülkece bu tip zamanlarda fazla aksiyon verme, kriz olmayan zamanlarda da günlük hayat akışımıza devam etmek gibi olumsuz huylarımız var.

Bunlar farklı farklı alanlarda tartışılabilir. Ancak ben dijital pazarlama uzmanı olarak kendi mesleğim açısından aşırı tepkileri düşünüp, ne yapmak gerekir sorusunu yanıtlamaya çalışacağım. Eminim herkes kendi uzmanlık alanı çerçevesinde bu konuları düşünüyordur.

Amerika Çıkışlı Ürünleri Boykot!

Son günlerde gündemi meşgul eden konulardan bir tanesi Amerikan ürünlerini boykot etmek üzerine. Sadece Apple Amerikan ürünüymüş gibi bütün tepki Apple üzerinden gösteriliyor. Apple, daha birkaç hafta önce borsada 1 Trilyon USD değerlemeyi aşan tarihteki ilk şirket unvanını kazandı.  Yani yapacağımız boykotun Apple tarafında nasıl bir yansıması olacak düşünmek gerekli.

Ayrıca Apple ürünleri yerine önerilen Vestel, Samsung gibi markalar işletim sistemi olarak Android işletim sistemi kullanıyorlar. Android ise bir Amerikan şirketi olan Google’a ait bir işletim sistemi. Ayrıca bu cihazların yapımında birçok Amerikan markasının donanımları kullanılıyor.

Bu tip ülke markalarına yönelik boykotlar eskiden faydalı olabiliyordu. Hatta Türkiye’ye dönük olarak başka bir ülkenin yapacağı boykotta etkili olacaktır. Bunu Rusya ile yaşadığımız uçak krizinde çok yakından gördük. Fakat küreselleşen dünyada Amerika gibi ileri teknoloji üreticisi ülkelere boykot uygulamak zor değil; “imkânsız!”. Çünkü kendi ekonominiz için ürettiğiniz ürünlerin içerisinde en az 1 tane Amerikan menşeli parça mutlaka vardır. Bütün dünya bu durumda ne yazık ki. Zaten bunun adına da “Küreselleşme” diyoruz.

Google ve Sosyal Medya Reklamlarına Boykot

Nasıl ki ürettiğiniz ürünlerde Amerikan etkisinden kurtulamazsak aynı şekilde dijital pazarlama dünyasında da bu etkiden kurtulmamızın şansı yok!

Bazı markalar çok hızlı aksiyon alarak Google ve sosyal medya reklamlarını durdurdu. Zaten bu reklamlar konusunda ülkemizde sürekli bir tartışma ortamı süregeliyor. Reklam verilen bu mecraların Türkiye’de vergi vermemesi, ancak ciddi oranlarda reklam geliri elde etmeleri hep bir tartışma konusu.

Boykot sürecinde bu mecralardan yayınları kesip, sadece ülkemizin mecralarına yönelmek bazı markalar için bir tercih oldu ve olmaya devam edecektir. Fakat tam bu noktada küreselleşmenin tekrar bir etkisini görüyoruz. %100 Türk sermayeli mecralarımız reklam yayınlamak ve bu yayınların etkilerini ölçmek için reklam sunucuna ihtiyaç duyuyorlar. Bugün piyasada kullanılan, en etkili reklam sunucuları ne yazık ki yine Amerika çıkışlı. Örneğin, Doubleclick gibi yaygın olarak kullanılan reklam sunucusu Google’a ait.

Yani ne yaparsak yapalım küresel ekonominin çarklarına girmişsek bundan kurtuluşumuz çok kolay değil. Ancak kriz dönemini fırsat bilip, tüm bu alanlardaki eksikliklerimizi tespit edip; yerlerini %100 ülkemiz sermayesi ile dolduracak alternatifler üretmeliyiz.

Peki, Dijital Pazarlama Uzmanı bu dönemde ne yapmalı?

Ekonomik gelişmeler, dalgalanmalar bir ekonomik kriz anlamına gelmez! Ekonomik kriz, bu hareketlerin sonucunda insanların tedirginlik yaşaması, çöküntüye uğraması ve tüm bunların sonucunda aldıkları yanlış kararlar ile birlikte yaşanan yıkımın adıdır. Yani ekonomik kriz rakamsal ya da fiziksel bir şey değildir. Tamamen psikolojiktir. Bir bankanın genel müdürlüğünde yangın çıktı diye ekonomik bir sıkıntı yaşanmaz. Ancak o bankanın batacağı söylentisi ile vatandaşların şubelere koşup, paralarını çekmesi ile birlikte ilgili banka iflas eder!

Yani sonuç olarak dalgalanmalar karşısında aşırı tepkiler vererek, telaşa kapılır ve yanlış kararlar alırsak ekonomimizde derin yaralar açarız. Ne yapıyorsak aynısını yapmaya devam etmek, fakat ekonomik dalgalanmalar öncesindeki dikkatimizin belki de 3-4 kat fazlasını yaptığımız işe vermek önemli.

Kesinlikle bütçelerimizi doğru planlamalı ve harcamalarımızı anlık ölçmeliyiz. İmaj vb. kaygılarla sokağa atacak 1 TL bile paramız yok! Eğer kendi sektöründe ölçümleme konusuna fazla hâkim bir dijital pazarlama uzmanı değilseniz hemen bu konuya yatırım yapmanızda fayda var. Kriz döneminde yaptığı işten çok, o işi iyi ölçümleyebilen dijital pazarlama uzmanları değerli olacaktır.

Pozitif Mesaj, Mutluluk ve Geleceğe Güven

Tasarım dilinde genellikle renkli, cıvıl cıvıl tasarımları tercih etmeli. Mesajlarımızda tüketicilere genellikle pozitif mesajlar vermeli, mutluluk ve geleceğe güven aşılamalıyız. Çünkü hem bizler hem de tüketicilerimiz geleceğe güven duymaz ve bir karamsarlık sarmalına mahkûm olursak bu krizden çıkış şansımız zor olacaktır.

Yukarıda şöyle iddialı bir cümle kurmuştum; “Ancak kriz dönemini fırsat bilip, tüm bu alanlardaki eksikliklerimizi tespit edip; yerlerini %100 ülkemiz sermayesi ile dolduracak alternatifler üretmeliyiz.” En kısa zamanda bu konuda da bir yazı hazırlayıp paylaşacağım.

Bu yazı ve gelecek yazı hakkında eklemeleriniz olursa sevinirim. Yorum kısmından benimle paylaşabilirsiniz.

Bu konuyla bağlantılı olarak şu 3 yazıyı da okumanızı tavsiye ederim;

Kriz Döneminde Yükselen Değer Dijital Pazarlama

Türkiye’nin Stratejisi Düşük Maliyet Yüksek Fayda

Dijital Pazarlama Uzmanı Ne İş Yapar

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

Bir Cevap Yazın

Mehmet Ortaç sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et