Modern Pazarlama ve Modern İnsan

Bu yazıda modern pazarlama ve modern insanın problemleri ve modern pazarlama anlayışı üzerine düşüncelerimi paylaşacağım.

Modern Pazarlama ve Modern İnsan

Bugün insan türünün en büyük problemlerinin başında 2 önemli başlık geliyor; 

1) Zamansızlık

2) Çok fazla mesaj ve bilgi

Bugün toplum bilimleriyle uğraşan bilim insanlarının en fazla kafa yordukları konuların başında bu 2 madde geliyor. 

Zamansızlık

Modern insan günlük koşuşturma içerisinde bir takım şeylere vakit bulamama sıkıntısını yaşıyor. Günümüz dünyasının insana yüklediği bazı sorumluluklar zamansızlığın en büyük nedenlerinden. Kapitalist toplumlarda aile bireylerinin tümünün çalışma zorunluluğu. Eğer varsa çocukları yine kapitalist sistemin çarklarına hazırlama amaçlı eğitim telaşı ve buna bağlı olarak çevre ile girişilen yarış!

Bireyin çevresinden farklılaşabilmesi için gereken donanım sayısının artması ise belli başlı problem. Daha fazla bilgi edin, daha fazla oku, hızlı oku, hızlı düşün, analitik düşün, yeni iş modellerini öğren gibi yarış baskısı bireye zaman bırakmıyor. Bir de bunların yanında yoga yap, spor yap, seyahat et, doğada vakit geçir v.b modern zamanların öğretileri var.

Çok Fazla Mesaj ve Bilgi

modern pazarlama
Modern Pazarlama

Bugünün insanı tarih boyunca ortalama bir insanın belki de onlarca katı daha fazla bilgiye hakim. Teknolojinin geldiği nokta ve özellikle internet devrimi insanı ister istemez daha fazla şey bilir hale getirdi. Bu kadar bilgi yüklemesi iyi mi yoksa kötü mü tartışılır. Ancak bambaşka bir sorunu beraberinde getirdiği açık; “Bilgiyi yönetme”

Ne kadar bildiğimizin farkında değiliz. Gerek duyduğumuz zaman bilgiyi saklandığı yerden getirip kullanamayabiliyoruz. Çoğu bilgimizin derinliği yok. Derinliği olan bilgilerimizi doğru etiketlemediğimiz için geri çağırma şansı elde edemiyoruz. 

Bütün bu karmaşa içerisinde bazı meslek gruplarının işi daha da zorlaşıyor. Örneğin bunların başında psikologları sayabiliriz. Modern insanın bu karmaşa içerisinde psikolojik olarak dimdik ayakta kalabilmesi mümkün değil. Bu karmaşayı çözmek ise mesleği insan psikolojisi olan uzmanların eline kalıyor. 

Modern Pazarlamanın Trend Sorusu: Pazarlamacılar Ne Yapacak?

En çok zorlanan meslek grupları arasında bir de pazarlamacılar geliyor. Görevi ürünü ile ilgili mesajları, belli bir bütçe dahilinde hedef kitlesine iletmek olan pazarlamacılar bu karmaşa içerisinde mesajı nasıl daha doğru iletirim sıkıntısı yaşıyor. Günümüz üretim teknolojileri ve rekabetin gelmiş olduğu noktaya bakarsak aynı tip üründen onlarca üretilmesi ve tüm bunların aynı anda pazarda rekabete girmesi bir sorun. Bir çikolata için tüm iletişim mecralarında onlarca mesaj olduğunu düşünün. Yukarıda bahsettiğimiz bilgi karmaşası ve zamansızlıkla mücadele eden modern insana onlarca çikolata mesajı gönderilecek. Bu mesajlardan bir tanesi başarılı olacak ve tüketici çikolata satın alacak. Sizce o “bir tane” olabilmek ne kadar kolay? Ya da o bir tane olabilmek için ne kadar bir bütçe harcayarak şirket kaynaklarını tüketebiliriz? 

Bugün kendi yaşantımızı düşündüğümüz zaman pazarlama mesajlarına ne kadar kapalı olduğumuzu kolayca fark edebiliriz. Artık yolda yürürken bir outdoor reklamını okumaya vaktimiz yok. Okusak ya da gözümüzle şöyle bir denk gelsek bile o mesajı kaydedecek ve sonradan hatırlayabilecek bir yerimiz yok. Tüm bunların üzerine internet dediğimiz dipsiz kuyu içerisinde markamız ve ürünlerimiz ile ilgili ne kadar fazla bilgi ve yorumun olduğunu farkında mıyız? 

Biz nasıl bir pazarlama mesajı verirsek verelim zar zor ulaştığımız modern insan mutlaka internet araştırması ile o mesajı doğrulayacaktır. O doğrulama sırasında markamız ve ürünlerimiz ile ilgili sayısız bilgi ve yorumla karşılaşacaktır. Pazarlama mesajımız doğru ya da yanıltıcı olsun fark etmez. Tüketicinin zihninde her zaman için internetteki bilginin ortalaması kalacaktır. 

Yani artık yer yüzünde biz pazarlamacıların kontrol edemeyeceği, düzenleyemeyeceği büyük bir bilgi deryası var. Ne yazık ki pazarlama için harcadığımız bütün o büyük bütçeler internetin derin bilgi havuzu içerisinde eriyip gidiyor. 

Modern İnsan İhtiyaçlarını Çok İyi Biliyor!

modern pazarlama
Modern Pazarlama ve Modern İnsan

Klasik pazarlama anlayışı ise tüketiciyi ürününe ihtiyaç hissettirmeye yönelik bir süreçti. Öncelikle ürüne ihtiyaç duymayan tüketicide o ürüne ihtiyacı varmış hissi uyandırılırdı. Daha sonra o hisse hitap eden ürün rafa koyulur ve satış tamamlanırdı. Peki bugünün dünyasında bir insanın neye ihtiyacı olup olmadığını bilmeme ihtimali var mı sizce? 

Tüm bunlara baktığımız zaman bugüne kadar alışılagelmiş bütün pazarlama doğruları modern pazarlama ile birlikte kökünden değişiyor. Üstelik bu öyle “Dijital devrim” v.b süslü laflarla tanımlanacak bir değişim değil. Pazarlama 360 derece tüm mecraları ile dönüşüyor. Modern pazarlamaya doğru oluşan bu dönüşümü yakalayan markalar yeni çağın markaları olacaklar. Yakalayamayanlar ise ne yazık ki markalar mezarlığında yerlerini alacaklar.

Modern Pazarlamanın Sihirli Sözü: Müşteri Sizi Aradığı Anda Var Olun!

Modern pazarlamanın en sihirliği tanımı; “Müşteri aradığında ulaşılabilir olmak!”

Az önce belirttiğim gibi günümüzde tüketiciye ihtiyaç hissettirme şansımız yok. Modern insan ihtiyaçlarının farkında. İhtiyaçlarını karşılamak için doğru zamanı çok iyi hesaplayabilmekte. Kendisine göre doğru olan zamanda satın alım süreci için ilk adımı atıyor. İşte o ilk adım anında tüketici için ulaşılabilir olursanız oyuna 1-0 önde başlamışsınızdır demektir. 

Burada bulunabilirliği ürünler bazında ayırmakta fayda var. Birincisi; detaylı araştırma yapmadan satın alım kararı verilemeyecek ürünler (Ev, araba, teknolojik ürün v.b). İkincisi; detaylı araştırmaya gerek kalmadan doğrudan satın alım kararı verilen ürünler (Gıda ürünleri, ev temizlik ürünleri, kişisel bakım ürünleri v.b). 

Detaylı Araştırma Yaparak Satın Alınan Ürünler

modern pazarlama

Birinci kategoride ilk adım arama motoru pazarlaması ile başlıyor. Günümüz pazarlama dünyasının en kritik konusu “arama motoru” pazarlaması. Nerede ve ne kadar pazarlama yatırımı yaparsanız yapın tüketiciler markanız ya da sizin sektörünüzdeki diğer markalar ile ilgili ilk adımı arama motorlarında atıyor. Eğer bu süreçte sizden daha akıllı bir arama motoru pazarlaması yürüten rakibiniz varsa tüm müşteriyi rakibinize kaptırırsınız. Üstelik müşterinizi kaptırmakla kalmaz, o müşteriyi kazanabilmek için yaptığınız bütün pazarlama harcamasını da rakibiniz için harcamış olursunuz. 

Arama motoru pazarlamasında ise 2 farklı yöntem vardır. Bir tanesi doğal olan (SEO) yöntem. Diğeri ise paralı satın alınabilen (SEM) yöntem. Birinci yöntemde bir takım doğruları bir araya getirerek arama sonuçlarında üst sıralara gelme çabası vardır. Teknik olarak zor olmayan, ancak rekabet içerisinde yukarıya gelmenin çok zor olduğu bir yöntemdir. Yıllarca sabırlı bir biçimde SEO yatırımı yapmak, değişen algoritmaları doğru takip etmek, sık sık testler uygulayarak eksik ve hataları gidermek gerekir. İkinci yöntem ise biraz daha kolay bir yöntem. Arama motoru firmalarının reklam opsiyonlarını kullanarak ilgili aramalarda en üstte gelebilmek olarak tanımlayabiliriz. Çok akıllı kelime stratejileri ve anlık teklif müdahaleleri ile reklamınızı ilgili kitleye rahatlıkla gösterebilirsiniz. 

Arama motoru pazarlaması ile web sayfamıza çektiğimiz müşterimizi çerezler aracılığıyla takibe almalıyız. Display reklam gösterimlerini genel bir kitleye göstermek yerine yeniden pazarlama teknolojisi ile sitenizi daha önce ziyaret etmiş kitleye göstermek daha doğru bir strateji olacaktır. Kitle genişletmek için ise programatik yayın teknolojisi ile özelleştirilmiş müşteri segmentlerine yönelmek daha doğru bir kitleye ulaşmayı sağlayacaktır. 

Hedef Kitleleri mi? Hedef Topluluklar mı?

Burada ufak bir parantez açarak Levent Erden’den bir örnek ile yeni hedef kitle kavramını detaylandırabiliriz. Bugün hemen hemen bütün erkekler Türkiye’deki en ünlü kadın pedi markasını bilir. Ancak hiçbir erkeğin markete gidip bir kadın pedi satın alması gibi bir durum söz konusu olmamıştır. Peki o kadın pedi markası doğru bir pazarlama mı yapmıştır? 

Yanlış yapmıştır diyemeyiz. Çünkü bugüne kadar gelen klasik pazarlama anlayışı, pazarlama teknolojilerinin azlığı ne yazık ki tüm markalar için genel bir kitleyi hedefleme zorunluluğu getirmiştir. Ancak günümüz teknolojileri ve modern pazarlama anlayışı ile genel hedef kitleye gitmenin hiçbir anlamı kalmamıştır. Hiçbir erkeğin ilgili kadın pedi markasını bilmesine gerek yoktur. Artık o marka doğrudan kadınları hedefleyerek kampanyalar gerçekleştirebilir. 

Araştırmaya Gerek Duymadan Satın Alınan Ürünler

İkinci kategori ise (gıda ürünleri, ev temizlik ürünleri, kişisel bakım ürünleri v.b) bildiğimiz pazarlama anlayışı devam etse bile sahadaki rekabet çok daha önem kazanmaktadır. Raftaki bulunurluk modern zamanda tüm pazarlama faaliyetlerinden daha önemli. Tüketiciler mutlaka akla ilk gelen markaları satın almak için market raflarında dolaşacaklardır. Ancak doğru bir ambalaj tasarımı, doğru görünürlük ile tercih edilme ihtimali çok daha fazla olacaktır. 

Özetle; artık hiçbir tüketicinin ihtiyaca ikna olmaya, pazarlama mesajlarına maruz kalmaya, pazarda dolaşıp ürünler hakkında bilgi almaya, tüm mecralardaki pazarlama faaliyetlerine açık olmaya vakti ve dikkati yok. Bugün sevdiğimiz dizi reklam arası verdiğinde telefonlarına sarılan, mesajlarını okuyan en kötü ihtimalle sosyal medya hesaplarını kontrol eden bireyleriz. Hal böyle olunca pazarlamacıların bütçelerini sokağa atacak, genel kitleye mesaj verecek lüksü yok. Bu dönemde çok daha akıllı stratejiler, çok daha mantıklı medya kullanımı ve alım dürtüsü tetiklenmiş olan müşteriye hazır olmak önem kazanıyor. 

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

“Modern Pazarlama ve Modern İnsan” üzerine bir yorum

  1. Emeğinize sağlık.”Ağaç Ev Sohbetleri 7” başlıklı yazımı okumak ve yorumlarınızla katkıda bulunmak üzere sizi blogumda görmekten mutluluk duyacağım, teşekkürler.

    Yanıtla

Bir Cevap Yazın

Mehmet Ortaç sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin