Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Pazarlama

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Pazarlama yazımda sizlere Avrupa Birliği’nde çıkan GDPR ve bizde yayınlandığı adıyla Kişisel Verileri Koruma Kanunu (KVKK) ile ilgili görüşlerimi paylaşacağım.  

Mahremiyet hakkı en temel insan hakları arasında yer almaktadır. En fazla sorun yaşanan konuların başında mahremiyet hakkı sorunu gelmektedir. Zaten uzun yıllardır hepimiz kişisel tecrübelerimizden de bunu çok net bir biçimde anlayabiliriz.

Özellikle internetin gelişmesi ve teknolojik ilerleme ile birlikte mahremiyet hakkının korunması çok kritik bir önem taşımaya başladı.

Konuya diğer tarafından bakarsak internet üzerinde paylaşmış olduğumuz veriler bize daha iyi hizmet sunulması, daha alakalı reklamlar görmek vb. nedenlerle bize daha güzel bir internet deneyimi sağlıyor.

Kişisel Verilerimiz Nasıl Korunuyor?

Özellikle Avrupa Birliği ülkelerinin öncülük etmesi ile birlikte hemen hemen tüm ülkelerde kişisel mahremiyet ile ilgili birtakım önlemler alındı. Türkiye’de de Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ile mahremiyet hakkı sağlandı.

KVKK Firmalara Hangi Yükümlülükleri Getirdi?

  • Yasada en çok, şahsi bilgilerin rastgele bir nedenle işlenmesi için bu nedenin sarihçe belirtilmesi, hukuka uygun, transparan ve adaletli olması ve bilgi sahibinden sarihçe izin alınmış olması gerektiği göze çarpıyor.
  • Ayrıca bu verilerin yetkisiz kullanılmasını ve hatta kaybolmasını engellemek için her türlü teknik tedbirin alınması, bu tedbirin alındığının da gösterebiliyor olması çok önemli.
  • Veri sahibinin bu izinleri dilediği vakit geri çekebiliyor olması, tamamen silebilmesi ve bu izni geri çekmenin izin vermek kadar rahat olması da vurgulanan şartlar arasında bulunuyor.
  • Çocukların kişisel verileri de belirli şartlar altında işlenebiliyor. Sadece bunun için bir yaş sınırı bulunuyor; 16 yaşın altındaki çocukların verileri işlenemiyor. Üstelik çocuk verilerinin işlenebilmesi için çocuktan değil, velayet hakkı bulunan kişiden izin alınması gerekiyor.
  • Cinsel yaşam, siyasi görüş, dini veya felsefi inanç, genetik veri, biyometrik veri şeklinde özel kategorideki kişisel verilerin işlenebilmesi ise oldukça sınırlı şartlarda mümkün oluyor.
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Pazarlama
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Pazarlama

Kişisel Verileri Koruma Kanunu Kimleri Etkiliyor?

KVKK veri işleyen tüm gerçek ve tüzel kişilikleri kapsamaktadır. Bunun içerisine özel şirketler ve devlet kurumları girmektedir.

Pazarlama Nasıl Etkilendi ve Etkilenecek?

Öncelikle biz dijital pazarlama uzmanı olarak çalışanların en çok etkilenen grup olduğumuzu söylemek gerekir. Çünkü veri ile en fazla biz çalışıyoruz.

Yeniden pazarlama (re-marketing) yaptığımızı düşünelim. Müşterilerimizi web sitemizde ziyaret ettiği sayfalar ve ilgilendikleri ürünler üzerinden gruplandırıyoruz. Daha sonra hangi internet mecrasına giderlerse gitsinler onlara ilgilendikleri kategoride reklamlar göstermeye başlıyoruz.

Bunu yaparken müşterinin iznini almamız gerekmiyordu. Ancak artık böyle bir lüksümüz yok. Bilgisayarlarına kaydettiğimiz çerezlerle, bu tip öneri reklamları yapabileceğimizi baştan belirtmemiz ve müşterinin de bu ibareyi onaylaması gerekiyor.

Sadece spesifik örnek üzerinden bakmadan, topyekûn şu uyarıyı yapabiliriz; bundan sonra veriyi toplamak ve bu veriyi işleyip kullanabilmek için müşterilerimizden izin almak zorundayız!

Bazıları veri üzerinden yapılan pazarlamada kişinin kimlik bilgileri ortada olmadığı için kişisel verileri koruma kanunu kapsamında olmaması gerektiğini düşünebilir. Ancak durum öyle değil. Kişisel bilgisayar ya da telefonlarınızdan yaptığınız her türlü ziyaret sizin mahremiyetinizdir. Haliyle bu mahremiyeti güvence altında tutmamız için mutlaka müşterinin iznini almamız gerekiyor!

Bu izni alabilmek için en önemli konu; “Gizlilik ve Çerez Politikamız hakkında bilgi almak için tıklayınız” yazılı bir link ya da buton oluşturmak. Üstelik bu mutlaka görünür bir yerde olmalı. Açılan sayfada ise verileri ne için topladığımız, bu verilerle ne yapacağımız gibi konular açık bir biçimde anlatılmalı!

Mobil Pazarlama ve E-posta Pazarlaması

Müşterilerin verileri artık elimizde. Web sitemizde çerez politikamızı paylaşarak aldığımız çerez dosyalarından bahsetmiyorum! CRM sistemimizde ya da web sitemizdeki formlar aracılığı ile gelen müşterilerimizden bahsediyorum.  

KVKK öncesinde bu müşterilerimize dilediğimiz gibi SMS ya da e-mailing göndererek pazarlama yapabiliyorduk. Ancak bundan sonraki süreçte izinsiz bir biçimde pazarlama yapma şansımız yok!

SMS ya da e-posta göndereceğimiz müşterilerimizden öncelikle bu kanallardan iletişim yapabilmek için izin almamız gerekiyor. Bu izni alırken pazarlama faaliyetlerimizi hangi tedarikçiler aracılığı ile yapacağımızı açıklamamız gerekiyor. Yani kısacası müşterilerimizin verilerini kuruluşumuz dışında hangi tedarikçi firmalar ile paylaşacağız?

Kişisel verilerin korunması kanunu bu bilginin açık bir biçimde müşteri ile paylaşılmasını zorunlu kılıyor.

Ayrıca bugün mobil pazarlama ve e-posta pazarlaması için bize izin veren müşterimiz gelecekte gönderilerden sıkılarak iznini iptal etmek isteyebilir. KVKK maddelerine göre müşterilerimizin kolaylıklı çıkış yapabileceği süreçleri kurgulamamız gerekli. Bunu da müşterilerin kolay ulaşabileceği bir biçimde sunmalıyız.

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Pazarlama
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Pazarlama

Tüketici Olarak Güzel, Pazarlamacı Olarak Zor Bir Süreç

Konuya iki farklı açıdan bakmakta fayda var. Eğer tüketici kimliğimiz ile bakarsak aslında bir taraftan seviniyoruz. Çünkü bizler de iznimiz dışında gelen mesajlardan sıkılmış durumdaydık. Fakat dijital pazarlama uzmanı kimliği ile baktığımız zaman bu değişiklik bizleri oldukça kısıtladı.

İzin alma aşamaları birçok markanın kayıtlı müşteri sayısının büyük oranda düşmesine neden oldu. Tedarikçi firmalardan edindiğim bilgiye göre izin veren müşterilerin sayısı Türkiye ortalamasına göre %3. Yani firmaların müşterilerinin sadece %3’lük kısmı bundan sonra bana sms veya e-mailing ya da her ikisini birden gönderebilirsiniz demiş.

Biz dijital pazarlamacıların bu kayıptan ne kadar mutsuz olduğumuzu anlamanız için yukarıdaki orana bakmanız yeterli. Zira satışa dönüş oranlarında da ciddi anlamda kayıplar yaşıyoruz.

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

Bir Cevap Yazın

Mehmet Ortaç sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et